1 Ağustos 2021
Tüm Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği – TÜMMER 2000 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile kuruldu. Kuruluş çalışmalarımız 97’de başladı ve üç sene boyunca toplantılarımız oldu. Kuruluş kararımız ise antik çağlardan bu yana mermerleriyle tüm dünyada ün salmış Afyonkarahisar’ımızda 19 meslektaşımızla birlikte alındı. Benim de o dönem ortağı olduğum Alimoğlu İstaş Mermer kurucular arasında. Bugün 19’u bölgesel dernek, 1 İhracatçı Birliği olmak üzere toplam 137 üyemiz var. Üye profilimiz mermer üreticileri ve mermer makinası üreticilerinden oluşuyor. Kuruluşundan itibaren üyesi olduğum TÜMMER’in 2019 yılından bu yana Yönetim Kurulu Başkanlık görevini sürdürüyorum.
Güncel veriler ışığında yapılan yatırımlar, ihracat rakamları, covid dönemi…
Sektör olarak salgınla mücadelede zor bir yılı geride bırakmış olduğumuzu umut ediyorum. İlk dönemlerde kapanan işletmelerimiz oldu, kapasiteler yarıya indi. Üretimimizin hemen hemen yüzde 70’ini ihraç eden bir sektör olarak global çapta yaşanan sorunlardan kaçınmamız mümkün olmadı.
2019 yılında ihracatımız bir miktar düştü, bir önceki yıla göre değerde yüzde 2 civarında geriledi. Blok mermer-traverten ürün grubumuzda değerde yüzde 8’lik bir azalmanın bu gerilemedeki payı büyük elbette. İhracat rakamlarımızda olduğu gibi, üretim miktarlarımızda da düşüşlerin yaşandığını biliyoruz.
Ancak 2020 yılına gelindiğinde, tüm dünyada olağanüstü koşullar yaşandı. Salgının blok doğal taşımızın en büyük alıcısı Çin Halk Cumhuriyeti’nde başlaması ve başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere doğal taş ihracatımızın diğer ana pazarlarına hızla yayılması ihracatımızı durma noktasına getirdi. Hem blok hem de işlenmiş doğal taşta ihracata yönelik siparişler ya iptal edildi ya da ertelendi. Bu durum önceki döneme ait eski siparişlerin olmasından dolayı yılın ilk aylarındaki ihracat değerlerimize çok fazla yansımadı. Ancak, Mayıs ayına gelindiğinde salgının bilançosu bizim sektörümüze de kesilmeye başladı. Mayıs ayı toplam doğal taş ihracatımızın değeri bir önceki yılın aynı ayına göre blokta yüzde 63, işlenmiş mermerde yüzde 41 civarında azaldı. 2019 yılı Mayıs ayında Çin’e 91 milyon USD ihracat yapmışken 2020 yılı mayıs ayında bu değer 36 milyon USD’ye geriledi.
Haziran 2020’den sonra, işlenmiş ürün ihracatımızda yükselişler başladı ancak blok ihracatımız yıl boyunca düşüşle geçti. 2020 yılını 1.7 milyar dolar ihracatla kapattık, blok mermerde ihracatımız değerde yüzde 22 gerilerken işlenmiş mermer ihracatında yüzde 7 artış kaydettik.
Kaynak: İMİB
2021 in ilk beş aylık döneminde işlenmiş doğaltaş ihracatımızı normal dönem olarak ifade edebileceğim 2019 yılı değerlerine göre artırmış bulunuyoruz, blok ihracatımız normal dönemin bir miktar gerisinde. 2020 yılının ilk beş aylık dönemine göre ise hem blok hem de işlenmiş ürün ihracatımızı artırdık. Üretmemiz, çalışmamız, bu zor dönemi atlatmamız için sektörümüz elinden geleni yaptı ve yapmaya devam ediyor.
ÜRÜN GRUBU | OCAK – MAYIS 2020 | OCAK – MAYIS 2021 | DEĞİŞİM | |||||
MİKTAR (Ton) | DEĞER (x bin USD) |
MİKTAR (Ton) | DEĞER (x bin USD) |
MİKTAR
(%) |
DEĞER
(%) |
|||
BLOK DOĞALTAŞ TOPLAM | 1.147.135 | 214.323 | 1.770.008 | 327.159 | 54,30 | 52,65 | ||
İŞLENMİŞ DOĞALTAŞ TOPLAM | 973.148 | 381.402 | 1.295.910 | 477.787 | 33,17 | 25,27 | ||
TOPLAM | 2.120.283 | 595.725 | 3.065.919 | 804.945 | 44,60 | 35,12 |
Firmalarımızın salgın döneminde yaşadığı sorunlardan biri de son aylarda konteyner tedarikinde yaşanan sıkıntılarla ilgili. Düzenli olarak belli başlı konteyner hatları ile çalışan firmalarımız ellerinde mevcut olduğu takdirde yüklerini ilgili limanlarda belli depolara erkenden nakliye ettiklerini ve bu depolara belli ardiye ücreti ödediklerini ancak yükleme yapmadan 1 ay kadar önce bazı hat firmalarının rezervasyon verdiği halde yükleme günü geldiğinde konteyner sağlayamamasından ötürü yüklemelerin iptal edildiğini bildiriyorlar. Bazı aktarma limanlarında firmalarımızın gönderdiği blok mermer konteynerlerinde hasar olduğu gerekçesiyle yaşanan sorunlar da var. Konteyner hasar tespit için ürünler 1 – 1,5 ayı bulan sürelerde limanda bekletilebiliyor. Tüm bu salgın dönemi etkileri, yaşanan konteyner sıkıntılarına rağmen var gücüyle çabalayarak işlenmiş ürün ihracatımıza ivme kazandıran sektörümüzü içtenlikle kutluyorum.
Bir diğer önemli husus; salgının etkisinin hafiflemesi ile tüm önlemlerimizi almaya devam ederek girdiğimiz normalleşme sürecinde sektörümüz açısından önemli olan Marble İzmir fuarının 25-28 Ağustos 2021 tarihlerinde, kapılarını 26 ncı kez açacak olması. Dünya genelinde ilk üç arasında yer alan Marble İzmir fuarımız sektörümüzün gurur kaynağı. Ülkemiz, sektörümüz için prestijimizdir Marble İzmir. Bu tarihlerde eş zamanlı olarak fuar alanımızda 6. Uluslararası Taş Kongresi de gerçekleştirilecek.
Yeni dönemde beklentiler…
Ülkemiz mermerlerinin çoğunluğu, mülkiyeti ormana ait arazilerde. Orman arazilerinde en kaliteli mermer de olsa, kapalılık oranı yüzde 71 ve üzeriyse mermer ocağı açmanız mevzuata göre mümkün değil. Mermer ocakları ağırlıklı olarak ağaçsız orman alanlarıyla yüzde 1-40 kapalılıkta alanlarda açılıyor. Tohum mescerelerinde, gen koruma ve muhafaza ormanlarında ocak açılmasına kesinlikle izin verilmiyor.
İzniniz olmadığı sürece bir ruhsatın olması orada faaliyette bulunacağınız anlamını taşımıyor, kaldı ki izin verilen alanların büyüklüğü çoğunlukla ruhsat alanından daha küçüktür. Yazılı ve görsel basında, mevzuat hükümlerini, rehabilite edilen ocakları anlatarak doğru bilinen yanlışları açıklamaya çalışıyoruz. Örneğin, ülkemiz toplam orman arazilerinin ki buna ağaçsız alanlar da dâhil, binde 2,9’unda madencilik faaliyetleri yapıldığı çok da bilinen bir bilgi değil. Ülkemizde madencilik faaliyetleri için ödenen orman arazi izin bedelleri, madenciliğin gelişmiş olduğu ülkelerde alınan bedellerden binlerce kat fazla.
Dünyanın en eski sektörlerinden biri olan, Anadolumuzun önemli zenginlik kaynağı mermerlerimizi çevreye duyarlı şekilde üreterek ekonomiye kazandırmak, istihdamı artırmak, kaynaklarımızı günümüz koşullarının yanı sıra gelecek nesillere de aktarmak öncelikli hedeflerimiz arasında. Salgın döneminin başlangıcında çok ağır yara almasına rağmen en hızlı toparlanan ihracatını artıran sektörümüzde izin alım süreçlerinde yaşanan belirsizlikler halen devam ediyor. Mevzuat ile ilgili gerek Bakanlıklarla görüşmelerimiz gerekse Sektör STK’ları ile birlikte yapılan çalışmalarımız devam ediyor. TÜMMER olarak yaşanan sorunlarımızı, taleplerimizi her ortamda dile getiriyoruz. Umuyoruz ki sektörümüz açısından büyük önem arz eden bu konular da bir an önce çözüme kavuşur.
Genel anlamda beklediklerimiz;
√ Üretim için gerekli izin alımlarında geçen sürelerin öngörülebilir olması ve makul seviyelere indirilmesi,
√ Madencilik sektöründen elde edilen devlet gelirinin artırılması için, sektörden alınan vergi, izin bedeli, devlet hakkının artırılması yerine yatırım, üretim ve istihdamı artıracak düzenlemelerin yapılması,
√ Ruhsat düzenlendikten sonra, diğer kurum ve kuruluşlar tarafından getirilecek olası kısıtlamalar karşısında, Maden Kanununda, ruhsat hukukunu koruyan ve olası dış etkilere karşı ruhsat güvencesini kesin olarak sağlayan düzenlemelerin yapılması,
√ Orman izin bedellerinin makul seviyelere indirilmesi, gibi konularda yapılacak düzenlemelerle madencilik sektörünün ilerlemesinde etkili olacağını düşünüyoruz.
Sağlıklı, bereketli günler hayırlı fuarlar diliyorum.
İbrahim ALİMOĞLU
TÜMMER Y.K. BAŞKANI